1 Mayıs 2014 Perşembe

Böğürtlenlim | Antakya Medeniyetler Korosu


http://bogurtlenlim.blogspot.com.tr/

 Antakya Medeniyetler Korosu
Bugün anlatacağım şeyler benim için çok özel..sizinle paylaşmak için adeta sabırsızlanıyorum..Anlatacak çok fazla şey var ama ben hepsini kelimelere dökebilir miyim bilmiyorum..Umarım sade bir dille, hem bu güzel oluşumu hem de bana hissettirdiklerini anlatabilirim.. 
Başlığı okudunuz.. Çok net.. Size Antakya Medeniyetler Korosu'ndan bahsedeceğim..Birebir gözlemlerimi ve duygularımı anlatmaya çalışacağım..Cuma akşamı İskenderun' da verdikleri konsere gitme şansını yakaladım Antakya Medeniyetler Korosu'nun ve tek kelime ile tüylerim diken diken olmuş vaziyette, tadı damağımda kala kala çıktım salondan..  
İGEV (İskenderun Güney Eğitim Vakfı) aracılığı ile düzenlenen bu konserin haberini 1 ay kadar önce ofisteki arkadaşımdan aldım..Önce gitmek istemedim, açıkçası pek ilgimi çekmedi çünkü ilk kez duymuştum; utanarak söylüyorum bunu, hem Hatay' da yaşıyorum, hem de temelleri burada atılmış olmasına rağmen namı yurt dışını sarmış bu koroyu ilk kez duymak açıkçası benim için utandırıcı..Neyse zaman ve imkanlarım uygun olduğu için gitmeye karar verdim..Ve iyi ki bu fırsatı değerlendirmişim..
 

Öncelikle size koronun oluşumundan ve amacından bahsetmek istiyorum..Biliyorsunuz Hatay benim memleketim ve biz yüz yıllardır burada iç içe yaşarız..Sünniler, Aleviler, Yahudiler, Hristiyanlar, Araplar, Ermeniler, Çerkezler, Azeriler..Hepimiz kardeşçe yaşarız, kapı komşumuz Hristiyandır, en yakın arkadaşımız Alevidir..Ne bir ayrım vardır ne bir anlaşmazlık..bu yaşam yüz yıllardır devam eder Hatay'da..Merkez Antakya bu konuda başı çekmektedir..Kiliseleri, camileri, sinagogu ile tam bir medeniyetler çatısıdır..Ünlü Saint Pierre Kilisesi, Habib-i Neccar camisi buradadır..

İşte burada, 2007 yılında 3 semavi dine mensup kişilerden bir koro kuruluyor..Amaçları sadece medeniyetler arasında bir köprü kurmak, barış ve kardeşlik içinde yaşamak ve sonsuz sevgi beslemek..Kardeşlik mesajları ile yola çıkıyorlar..Bu özel koro o kadar ünlü oluyor ki yurt dışında da konser vermeleri için davetler alıyor.. Avrupa'nın bir çok ülkesinde, Amerika' da konserler veriyor..Almanya ile özel bir iş birliği ile turnelere bile çıkıyor..Konserlere yetişemez hale geldiklerinden kadrolarını genişletip, daha fazla ülkeye barışı ve sevgiyi götürmeye başlıyorlar.. Öyle ki Antakya Medeniyetler Korosu 2012 yılında Nobel Barış Ödülü'ne aday gösteriliyor..


Koronun başkanı Yılmaz Özfırat.. Öyle bir koro şefi ki..Kendisine hayran bıraktı tüm gece bizi..Tam bir kelime cambazı ve hitabeti o kadar kuvvetli ki, "sahnede devleşiyor" derler ya aynen öyle..Enstrüman ekibi siyahlar içinde, solist ekibi ise beyazlar içinde barışı simgeliyor.. Repertuar her dinden ilahiler ve her dilden şarkılardan oluşmuş..Ve adeta bir müzik şöleni..Çünkü müzik evrensel ve insanların ortak paydası..Dilde, dinde anlaşamasak da müzikte ortak bir şey buluyor biz insanlar..Solistlerin içinde imam, papaz, rahibe olduğu gibi öğretmen, hemşire, öğrenci, kuyumcu da vardı..Gelelim o güzel geceye ; 

İlk şarkı Sünni bir ilahiydi ve adeta tüylerimi diken diken etti..Bu ilahiyi buradan izleyip dinleyebilirsiniz..İlk şarkıdan sonra koro şefi Yılmaz Bey güzel bir hikaye anlattı o vurgulu sesiyle ;


Bir baba yorgun argın işten eve dönmüş..Küçük oğlu babası eve girer girmez ''hadi baba top oynayalım'' demiş..Adam oğlunu kırmak istememiş fakat çok yorgun olduğundan masanın üzerinde duran dünya haritasını almış ve parçalara ayırmış..ve oğluna "Eğer bu haritayı eski haline getirirsen seninle top oynayacağız" demiş ve kanepeye uzanmış..Düşüncesi "nasılsa oğlu bu dünya haritasını düzeltemez, o da rahat rahat dinlenirmiş"..Fakat 5 dk sonra oğlu "baba, haritayı düzelttim" demiş..Adam çok şaşırmış ve oğluna nasıl yaptığını sormuş..oğlu "ben sadece arkadaki insan resmini birleştirdim, dünya da kendiliğinden düzeldi zaten" demiş..


Kısacası amaç insanları birleştirmek, ne olursa kim olursa olsun :)) 
Sünni ilahinin hemen arkasından Alevi bir ilahi, hristiyan ve musevi ilahileri söylendi..Sarı Gelin türküsü Azerice, Ermenice ve Türkçe söylendi..Adeta ruhumuz doydu..Kürtçe bir şarkının ardından Almanca, Arapça ve Fransızca şarkılar da söylendi :)) Her şarkı arasında koro şefi çok güzel hikayeler ve fıkralar anlattı..Mest olduk..Çok anlamlı ve özel mesajlar verdi bize..Ve bir kez daha bu şehirde yaşıyor olmaktan gurur duydum :)) 

Koronun logosunu sayfanın başında paylaştım.. Üç semavi dinin simgelerinden oluşan bu logo zaten her şeyi anlatıyor..Tek çatı altında birleşmeyi, her şeyden önce insan olduğumuzu, bir olduğumuzu, özünde aynı Yarada'na inandığımızı sevginin gücünden daha büyük bir güç olmadığını, koşulsuz sevmenin binlerce kapıyı ardına kadar açacağını anlatıyor..Web sitelerini ziyaret etmenizi şiddetle tavsiye ederim.. 

Konserleri devam ediyor ve bilet ücretleri oldukça uygun..Mutlaka bir kere gidip bu eşsiz müzik ziyafetini tatmanızı isterim..

Nisan ayının programı belli..İstanbul ve Ankara' da olanlar çok şanslı..Etkinlik takvimlerine sitelerinden ulaşabilirsiniz..
12 Nisan - Bağlarbaşı Kültür Merkezi Üsküdar / İstanbul' da Hatay Günleri İstanbul Konseri
23 Nisan - TBMM /  Ankara' da  TBMM Konseri
24 Nisan - Ankara' da AGED Ankara Konseri


Gitmek isteyenler hiç kaçırmayın..gidin.. 
İçimde o kadar fazla duygu birikimi ile çıktım ki salondan, gerçekten insan olmak çok özel bir duygu..ön yargısız yaklaşmak diğerine..sevgiyle şefkatle bakmak tanımadığın gözlere..İnsanı insan yapan değerler.. 
Türkiye öyle güzel bir coğrafya ki..Önce ülkemle milletimle gurur duydum..İklimi ile, konumu ile..Tarihi güzellikleri ve sıcak insanları ile çok özel bir milletiz..Ve sonra memleketim Hatay' la..Böylesi güzel bir oluşumun memleketlilerimiz tarafından oluşturulması ve kardeşçe bugüne kadar saygı ve sevgi ile yaşamamız ve yaşayacak olmamızla gurur duydum.. 
Konseri herkes ayakta alkışladı..Ve alkış çok uzun sürdü..Bunun üzerine koro şefi güzel bir sürpriz yapıp tekrar başlattı müziği ve İzmir Marşı ile bizi bizden aldı bir kez daha gönlümüzü fethetti..Bu yazıyı okurlar okumazlar, bilmiyorum..Ama cuma gecesi olduğu gibi hayran gözlerle başta Yılmaz Özfırat' a ve koro ekibine çok çok çok teşekkür ediyorum.. 
Ve Antakya Medeniyetler Korosu' nun web sitesini açtığınızda sizi karşılayan o söz ile yazımı sonlandırıyorum.. 
"Humans are angels with single wing. They can fly, only when they embrace each-other" 

Luciano De Crescenzo
"İnsanlar tek kanatlı meleklerdir.Onlar sadece birbirlerini kucakladıklarında uçabilirler"
Sevgiler herkese..

  *Bu yazı "Misafir Ol Gel Bana" isimli blog tanıtım köşem için 
Böğürtlenlim bloğunun sahibesi tarafından gönderilmiştir. 
Kendisine misafirim olduğu için teşekkür ediyorum :)


* Takibe almak için mutlaka tık tık.

5 yorum :

  1. Antakya da yaşadığım yıllar içinde öyle çok severek bir kaç kez dinleme seyretme fırsatına sahip olduğum mükemmel ötesi bir topluluk hatta bazı korist arkadaşlarım bile var..:))
    Övünerek söylüyorum..:))
    Arkadaşın bloğuna ışınlanıyorum şu an..:))

    YanıtlaSil
  2. Sahibi de çok tatlıdır :))
    Teşekkür ederim canım benim bu köşeni çok seviyorum :)

    YanıtlaSil
  3. böğürtlenim arkadaşın yazısını ilgiyle okudum Hazel'ciğim, bu koruyu yıllar önce tv de galiba Ali Kırca'nın programıydı izlemiştim, son söz - cümle- çok güzel insanlar keşke hep kardeşçe, birbirine düşman olmadan, geçmişte olan düşmanlıkları geride bırakarak, unutarak yaşasa...ama maalesef öyle olmuyor:(
    sevgilerimle :)

    YanıtlaSil
  4. Asıl ben teşekkür ederim beni misafir ettiğin için :) Yazıyı beğenirler umarım takipçilerin..Tatilden dön ve biz de güncel yazılarını okumaya devam edelim :)

    YanıtlaSil
  5. Aynur Doğan ve Sertab Erener ile de konserleri var. Youtube'den izlemenizi öneririm, saygılar.

    YanıtlaSil

Düşüncelerinize önem veriyor ve merak ediyorum.
Fikirlerinizi belirtmeden geçmeyin.
(Lütfen blog linkinizi yazıp gitmeyin)

Red Bow Tie