Yıl
2005 bir kız çocuğu üniversite sonuçlarının açıklanmasıyla Isparta’ya taşınır.
Evin tek çocuğudur, her tek çocuk gibi anne babasının gözünün bebeğidir yedeği
yoktur çünkü ama hep kardeşi olsun istemiştir uzun bir süre olmayınca ve o da
büyüyünce daha da istememiştir kardeş…
Lisans
ve yüksek lisans süresiyle beraber toplam 6 yıl anne babasından uzakta, bir
dargın bir barışık olduğu çeşitli ev arkadaşlarıyla geçirmiştir yıllarını.
Ailesinden
ayrıldığı o ilk günü hala hatırlar, arabanın arkasından el sallayan annesi
görüp de üzülmesin diye ağlamadığını hiç unutmaz. Hiç tanımadığı şehirde hiç
tanımadığı insanlar arasında kalıvermiştir bir başına. İlk zamanlar zor gelir
ama alıştıkça arkadaş edindikçe ruh hali değişir, yalnızlığını unutur çünkü
yalnız değildir artık…
Yıllar
geçer son yıla doğru bir çocuğa gönlünü kaptırır ve evlenir, yuvasına anne babasının yanına
dönmektense İstanbul’a gelmeyi tercih eder ama annesi babası hep aklında hep
kalbinde onunladırlar.
Yıl
2014, günlerden 30 Ocak soğuk bir İstanbul gününden herkese yazısını okuduğu
için, sanal da olsa arkadaşlığı için teşekkür eder.
Teşekkürler
…
Hazel
Gözümde canlandı koskoca mazi... diyerek bir giriş yapayım, bir evin bir kızı olarak hemen hemen aynı şeyleri yaşamış olduğumdan tatlı bir gülümsemeyle okudum yazını. Ben de teşekkür ederim :)
YanıtlaSil:) daha da yazacaktım ama baya bir duygulandım ancak bu kadarına dayanabildim hemen gözlerim doldu ... aynı şeyleri yaşayan kim bilir kaç kişiyiz :)
SilCanımmm:) ... Gurbet çok zor derler tek çocuk olunca daha da zor olsa gerek... İki kardeşim uzakta benim de, biri İzmir de biri İsviçre'de... Hatta kız kardeşimi renkli gözlerinizden dolayı benzetiyorum birbirinizi. Dün yazdıklarına bir şeyler daha ekleyecektim ama duygulanmaman için yazmadım. Bugün sen kendini anlatınca yazayım dedim; "Giden için de, kalan için de zor şu gurbet denilen şey" ! Şükür ki eskisi gibi değil artık, tüm iletişim araçlarını kullanıyoruz da ferahlıyoruz, eskileri düşündükçe daha da üzülüyorum, nasıl dayanmış insanlar telefon sınırlı, yollar desen sapa! Şükür şu günlerimize;)...Öpüyorum tatlım, kucak dolusu sevgi ve selamlar;)
YanıtlaSilEvet Allah'yan imkanlarımız var yakında inşallah Eskişehir İstanbul arası hızlı trende olacak mesafeler azalacak... şimdi de gerçi otobüsler her saat başı 4 saat uzağımdalar ama hep yanımda olsunlar istiyorum :) Kardeşleriniz olduğunu bilmiyordum İsviçre gerçekten uzakmış ben gitseydim annemler de taşınırdı sanırım :)
Silbenim de zihnimde canlandı şööyle bi :)
YanıtlaSilziyaretlerine gidersiin ki
üniversiteyi başka şehirde okumak zor ya :))
Gidilir tabi bende çok gittim onlarda çok geldiler ama aynı şehirde yaşamak gibi değil ki, hasta olursun uçup gelmek isterler ne zor şey başka şehirde öğrenci olmak (gerçi avantajları da var hihii)
SilSeni seviyorum :)
YanıtlaSilBende seni tatlım :))
SilKisa ve öz, severek okudum hikayeni.
YanıtlaSilAlmanyadan selamlar,
Esra Pinar
:))) Almanya'ya selamlar
SilAyy ben aslen Ispartalıyım nasılda özledim oralarııı :(((
YanıtlaSilHadi yaaa eşimin anne tarafı da Ispartalı :)
Silbişi bişi diil o zamann.
YanıtlaSil:)
Ne güzel bir yazı olmuş ya.Ne tatlısın sen! :)
YanıtlaSilen duygulu yazın bu senin canım yaa..
YanıtlaSilhüzünlendim bak şimdi :(
ama çok çokk güzel anlatmışsınn, pembe bi masal gibi..